İnsanlar sadece fiziksel olarak hastalanmaz. Günü gelir psikolojik olarak ta bir takım sıkıntılar yaşayabilir. Bu psikolojik hastalıklar genetik olarak gelebildiği gibi bazen de ağır travmaların hele de çocuk yaşta yaşanılan travmaların sonucunda meydana gelebiliyor. İnsan bilincinin büyük bir kara kutu olduğunu düşünürsek çevremizdeki her bireyin ruh sağlığının derinliğinde hiç duymadığınız sendromlarında varlığı görmüş olursunuz. Tabi bireye ağır travmalar yaşatabilecek etkenler kimi zaman kendisine işlenmiş bir suç kimi zamanda fobisini tetikleyecek olayların varlığı olabilir. Günümüzde hepimizin kulağına gelen, duyulunca sinirlerimizin gerildiği yapıldığı zamanda da ağır psikolojik ve fiziksel tahribatlara sebebiyet verecek sosyal suçlardan birisidir çocuk istismarı. Bu gün size çocuk istismarı sonucunda oluşan bir sendromdan bahsedeceğim. Unutulmamalıdır ki bu sosyal suçun yarattığı psikolojik tahribata sebebiyet verilmemelidir. Bu sendroma psikoloji de munchausen sendromu denilir. Gelin şimdi hep beraber bu sendrom neymiş öğrenelim.
#1 Munchausen Sendromu Nedir?
Bu sendrom adını ilk kez Richard Asher, egzotik seyahatleri ve tamamıyla uydurma hikâyeleri ile ünlü 18.Yüzyıl’ın efsanevi Alman Baronu Munchausen’in ismini kullanarak 1951’de tanımlamıştır. Bu sendroma sahip olan bireyler ne psikolojik ne fiziksel hiçbir rahatsızlığa sahip olmamalarına rağmen öyleymiş gibi davranırlar . Bu hastalık çocuklarda da yetişkinlerde de görülebilen bir sendromdur . Bu şekilde kendilerini kandırdıkları gibi çevrelerini ve hatta kendilerini tedavi etmek için gelen kişileri de kandırmaya elverişlidirler. örnek verecek olursak kalp ilacı içip kalbinde ritim bozukluğuna yol açabilir, idrar tahlili vereceği zaman idrarına kan damlatabilir, vücudunda yaralar açabilir ve bunun gibi bir çok yolu kullanarak kendisine hastalık teşhisi konulmasını sağlamaya çalışabilirler. Bu hastalık sadece istismara uğrayan kişiler de görülmeyebilir. Zamanında yeteri kadar sevgi görmeyen, ailesinde ve çevresinde ciddi hastalıklar atlatmış bireylerin yakınında bulunan ve kronik depresyon yaşayan bireylerde de az da olsa görülebilir. Normal hayatta görmedikleri ilgiyi hasta rolü yaparak kazanmaya çalışırlar. Biraz önce de belirttiğim gibi çocuk istismarına uğramış kişilerde daha sık görülür. Sadece sevgi ve ilgi görmek isteyen bir çok masum çocuk, bu uğradıkları istismar yüzünden hasta rolü yapıyor ve hatta bazıları hayatına son verebiliyor. Bu hastalığın bir çok sebebi var ama erken teşhiste bu hastalığa sahip kişiler iyileştirilebilir. Hastanın hastaneye gelme nedenlerine, ne sıklıkla geldiğine, hasta daha önce çok sık hastaneye gelmiş fakat herhangi bir teşhis konulamamışsa, test sonuçlarındaki anormal değerlere bakılıp analiz edilmesi gerekir. Kişi üzerinde yapılan bu analizler sonucunda kişinin bu psikolojik rahatsızlığa sahip olup olmadığı belirlenebilir.
#2 Son Olarak Eklemek Gerekilirse
Hiçbir hastalık tedavisiz değildir. Eğer çevrenizde bu gibi travmalar yaşayan bireyler görürseniz bir psikolojik danışmana yönlendirmeniz gelecekte olabilecek üzücü olayların önünü kesebilir. Ve tekrar söylemek gerekilirse istismar bir sosyal suçtur ve mutlaka da önünün kesilmesi ağır hukuki ve sosyal yaptırımlarla caydırıcı hale getirilmesi gerekilebilir. Erken teşhis, ilgi ve şefkat her bireyi sağlıklı bir şekilde geleceğe hazırlar. Kendinize de çevrenize de bolca dikkat edin. Sağlıcakla kalın