Son yılların en sıcak mevsimi olacağı öngörülen yaz ayları geliyorken ve son zamanların en soğuk kışını geçirmişken gelin bunlara sebep olan küresel ısınmayı inceleyelim.
Küresel Isınma Nedir ve Ne Sebep Olur?
Sanayi Devrimi’nden bu yana, küresel yıllık sıcaklık toplamda 1 dereceden yaklaşık 2 dereceye kadar arttı. 1981’den bu yana sıcaklık artış oranı iki katından fazla. Son 40 yılda, küresel yıllık sıcaklık artışını her on yılda 0,18 derece ve 0,32 derece arasında gördük. Sonuç? Hiç bu kadar sıcak olmayan bir gezegen. 1880’den bu yana en sıcak 10 yılları 2015’ten beri görüyoruz.
Karbondioksit (CO2) ve birçok havaya zararlı olan gazlar atmosferde toplandığında ve dünya yüzeyinden yansıyan güneş ışığını ve güneş radyasyonunu emdiğinde küresel ısınma meydana gelir. Normalde bu radyasyon uzaya kaçar, ancak atmosferde yıllarca, hatta yüzyıllarda kalabilen bu hava kirleticiler, ısıyı hapseder ve gezegenin ısınmasına neden olur. Bu ısı tutucu kirleticiler -özellikle karbondioksit, metan, azot, ve sentetik florlu gazlar- sera gazları olarak bilinir ve etkilerine sera etkisi denir. Doğal döngüler ve dalgalanmalar, son 800.000 yılda dünyanın ikliminin birkaç kez değişmesine neden olmuş olsa da, mevcut küresel ısınma çağımız doğrudan insan faaliyetine, özellikle de kömür, petrol, benzin ve doğal gaz gibi zararlı olan fosil yakıtları yakmamızdan dolayı olabilir. Ayrıca, sıcaklıkların yazın artacağını düşündüğümüz gibi kışları da bu sıcaklığın normalden daha fazla düşeceğini düşünmeliyiz çünkü küresel ısınma iklim krizine yol açıyor.
Küresel Isınmayı ve İklim Krizini Nasıl Engelleyebiliriz?
Bu tehlikeli iklim değişikliklerini engelleyebilmemiz için, dünya çapında fosil yakıtlara alternatiflerin kullanılmasını gerektiriyor. İyi haber şu ki, dünyanın dört bir yanındaki ülkeler, 2015 Paris İklim Anlaşması’nın bir parçası olarak, yeni standartlar belirleyerek ve bu standartları yeni politikalar oluşturarak emisyonlarını düşürmeye resmen söz verdiler. Ancak o kadar da iyi olmayan haber şu ki, bu anlaşmanın yeterince hızlı çalışmıyor olması. İklim değişikliğinin en kötü etkilerinden kaçınmak için bilim insanları bize 2030 yılına kadar küresel karbon emisyonlarını yüzde 40’a kadar azaltmamız gerektiğini söylüyorlar. Bunun gerçekleşmesi için tüm ülkelerin acil ve somut adımlar atması gerekiyor: elektrik üretimini adil bir şekilde karbondan arındırmak fosil yakıta dayalı üretimden rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına geçmemiz ve arabalarımızı elektrikle çalıştırmamız ve binalarımızda, cihazlarımızda ve endüstrilerimizde enerji verimliliğini en üst düzeye çıkarmamız gerekiyor. İklim değişikliği ve küresel ısınmanın etkileri denince akla ilk gelen buzulların erimesi ve dünyanın sular altında kalması senaryosuydu. Ancak şu anda iklim değişikliğinin insanlar ve gezegenimiz üzerindeki etkisinin bundan çok daha fazla olduğu görülüyor. Karbon salınımının artmasıyla birlikte kanser, kalp krizi ve solunum yolları gibi hava kirliliği kaynaklı hastalıklar ve ölümlerde büyük bir artış görüldü. Yine karbon salımı ve atmosferdeki su buharı oranının değişmesi gibi nedenlerle artık sel, kasırga, orman yangınları gibi doğal afetleri daha sık yaşıyoruz.
Küresel ısınmaya karşı bireysel olarak insanlar ne yapabilir? Dünya ortalamasına bakıldığında insanların evlerinde harcadığı elektrik, doğal gaz ve diğer yakıtlar, dünyadaki karbon salınımın yüzde 15’ine sebep oluyor. Evlerimizde sebep olduğumuz gereksiz sera gazlarını aslında basit yöntemler uygulayarak azaltabilir, bazı tedbirlerle kimyasal maddelerin suya ve toprağa karışmasını önleyebiliriz. Enerji dostu ürünler kullanabiliriz; ütü, fırın, saç kurutma makinesi, elektrik süpürgesi ve elektrikli ısıtıcılar gibi elektronik eşyaları daha az kullanırsak, ya da kullanırken daha dikkatli olursak elektrik tüketimini ciddi derecede azaltabiliriz. Çamaşır deterjanı, şampuan, çamaşır suyu gibi kimyasal ürünlerin kullanımını azaltarak da etki gösterebiliriz. Araba kullanımından kaçınıp işimize veya okulumuza bisiklet ile gidebiliriz. Her ne kadar büyük fabrikaların ve şirketlerin yol açtığı büyük tüketimlerin yanı sıra bireysel olarak çözümlerimizin etkisi az olsa da çoğu insan dikkat etmeyi başarabilirse küresel ısınmanın etkilerini en aza indirgeyebiliriz.