Öncelikle hoş geldiniz…
Yazımı okurken, hayatınızın önemli anlarını şöyle bir gözünüzün önünden geçirmenizi istiyorum.
Cam Tavan Sendromu hakkında bilgi sahibi olduktan sonra sıra kendi cam tavanınızı bulmaya ve işe koyulmaya gelecek.
İnanıyorum ki hepinizin içinde istediğini başarabilecek bir potansiyel var ve kendi cam tavanınızı ortadan kaldırıp, daha özgür, daha rahatlamış, daha başarılı insanlar olabilirsiniz.
Kendinize inanmanız ve saygı duymanız bunları yapmak için önemli bir adım olacaktır.
Öyleyse çok fazla uzatmadan başlayalım…
#1 Cam Tavan Sendromu Nedir?
Cam tavan sendromu, kişisel gelişim alanında uzman bir doktor olan David J. Schwartz tarafından yapılan bir deney sonucunda bu isimle anılmaya başlanılan bir sendromdur.
Günümüz de konu olarak yer aldığı alanlara baktığımız zaman daha çok kariyer ve kadın çalışanların iş kariyerleri üzerine başlıklandırılsa da aslında cam tavan sendromu her yaştan ve her cinsiyetten insan üzerinde gözlemlenebilen, farklı birçok alanda karşımıza çıkabilen bir durumdur.
Hayatımız içerisinde, görünmeyen aslında var olmayan bizlerin oluşturduğu bir üst sınır vardır.
İçimizde ki potansiyelin önünde bir engel oluşturan bu sınırı bizzat kendimiz oluştururuz.
Bazen dış etkenlerin katkısı bazen de sadece kendi içimizde ki münakaşamız sonucunda bir işi nereye kadar başarabileceğimizin sınırlarını belirleriz.
Aslında o sınırları hiç koymasak kim bilir neler neler yapacağızdır ama inanmaktan vazgeçtiğimiz, olanla yetinmeyi bildiğimiz, belirlediğimiz sınırların dışına çıkmaya korktuğumuz için asla yeteri kadar iyi olamayız.
Yeteri kadar iyi olmak dediğim anda bile hepinizin aklında bir mertebe/kişi/kişiler beliriyor değil mi? Aslında bu da bir sınır koymaktır. Misal veriyorum A kişisi olarak yeteri kadar iyi olamıyorsunuz dediğimde, B kişisinden daha iyi ama C kişisinden çok geride olduğunuzu düşündünüz... Aslında C kişisi sizin sınırınızı oluştururken ondan daha da iyi olan D E F kişilerinin bulunduğu yeterliliğe erişmeyi aklınıza bile getirmediniz.
İşte tam olarak Cam Tavan Sendromu bunları kapsıyor.
Kendimize her zaman neleri başarabileceğimizi, neleri başaramayacağımızı söyleriz. Bazen birileri bu görevi bizim yerimize üstlenerek neleri başarabileceğimizi veya başaramayacığımızı söyler... Keşke bilseler bunun hayatımızın çizgilerini ne kadar da derinden etkilediğini!
#2 Öğrenilmiş Çaresizlik – Pire Deneyi
Cam Tavan Sendromu'nun, David J. Schwartz tarafından yapılan bir deney sonucunda bu isimle anılmaya başladığından bahsetmiştim. Bu deneyi kısaca genel hatlarıyla anlatacağım...
Bilim insanları pirelerin farklı yüksekliklere zıplayabildiklerini farkettiklerinde onları bir arada toplayarak 30 cm yüksekliğinde bir tavanı bulunan cam bir fanus içerisine yerleştirirler.
Bu fanusun zemini ısıtılarak pirelerin sıcaklığın etkisiyle zıplamaları sağlanır.
30 cm yüksekliğe zıplayan pireler cam tavana çarparak geri zemine dönerler.
Çarptıkları cam tavanı algılayamayan pireler, zemin ısındıkça zıplamaya zıpladıkça başlarını çarpmaya devam ederler.
Bir süre sonra gözlemlenir ki, pireler 30 cm den daha az olacak şekilde zıplamayı öğrenmiştir. Böylece hem ısınan zeminden kaçmayı hem de başlarını anlamlandıramadıkları cam tavana çarpmamayı başarabilmişlerdir.
Deneyin 2. aşaması başlatılır ve 30 cm yüksekliğinde bulunan cam tavan ortadan kaldırılır... Zeminden ısı verilir ve gözlemlenen şey pirelerin üstlerinde bir engel bulunmamasına rağmen yine de 30 cm zıpladıklarıdır.
Başlangıçta kafalarına vura vura öğretilen şey onların tüm yaşamını etkileyerek, başta yapmaya korktukları, sonra alıştıkları ve artık 30 cm zıplamadan daha fazlasına cesaret edemedikleri bir olaya dönüşmüştür.
#3 Cam Tavanlarımızı Bir Bir Kırmanın Yolları!
Siz de okuduktan sonra cam tavanlarınızı fark edebildiniz mi?
Tıpkı deneye tabi tutulan pireler gibi hayatınızın bazı anlarında üstünüzde görünmez bir engel olduğunu ve başarabileceğiniz en azından başarmayı deneyeceğiniz şeylerin yakınından bile geçmediğinizi hissettiğiniz anlar olmadı mı?
Bu her şey olabilir... Bir ders, iş, arkadaş hatta yapmayı denemekten korktuğunuz bir yemek bile olabilir...
Problemlerimizi çözüme kavuşturabilmek için önemli olan, önce bir sorun olduğunu fark etmektir.
Kendinizi dinleyeceğiniz bir an yaratın ve oturup sorunlarınızı düşünün... Eksik kaldığınız yanlarınızı, başaramadığınızı düşündüğünüz anları...
Bunların sebebi gerçek somut sebepler mi? Yoksa farkında olmadan hayatınızın tam tepesinde duran cam tavanlarınızdan biri mi?
Ben size inanıyorum! Siz de kendinize inanın ve cam tavanlarını bulup bir bir kırarak yok edin!
Alabildiğine özgür bir yaşam varken, kendinizi görünmez duvarların arkasına hapsetmeyin!
“Bir Şeyin imkânsız olduğuna inanırsanız, aklınız bunun neden imkânsız olduğunu size ispatlamak üzere çalışmaya başlar. Ama bir şeyi yapabileceğinize inandığınızda, gerçekten inandığınızda, aklınız yapmak üzere çözümler bulma konusunda size yardım etmek için çalışmaya başlar” Dr. David J. Schwartz